Şrift:
Emin Çölaşan: - Darısı Apo’nun başına!
26.07.2013 [10:58] - Gündəm, Türk dünyası-Turan, DAVAMın yazıları
Sevgili okuyucularım, Şırnak’ta bugün çok, ama çok önemli (!) bir tören var. Türkiye’nin gelmiş geçmiş en önde gelen Kürtçülerinden biri olan Şerafettin Elçi‘nin adı, bugün Tayyip tarafından açılacak olan Şırnak havaalanına verildi.
Size önce Şerafettin Elçi’nin kimliğini kısaca açıklamak isterim:
1938 Şırnak-Cizre doğumlu, avukat. Henüz öğrencilik döneminde Kürtçülük davasında yargılandı. Ecevit’in 11 milletvekilini transfer ederek kurduğu Güneş Motel hükümetinde Bayındırlık Bakanı olarak görev yaptı.
12 Eylül döneminde 30 ay hapis yattı. Daha sonra Bakanlığı döneminde yaptığı yolsuzluklar nedeniyle Anayasa Mahkemesi’nde yargılanıp iki yıl üç ay hapis cezası aldı.
1992 yılında Kürt Hak ve Özgürlükler Vakfını kurdu.
Kurduğu ve genel başkanlığını yaptığı bir parti “Kürtçülük” yaptığı gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı.
12 Haziran 2011 seçimlerinde Diyarbakır’dan Kürtçülerin oylarıyla bağımsız milletvekili seçildi.
Geçen yıl aralık ayında öldü.
* * *
Evet, bugün törenle açılacak Şırnak havaalanına onun ismi verildi. Kürtçü BDP çok mutlu oldu, bugün Şırnak’a gelecek olan Tayyip‘i 20 bin kişiyle karşılayacağını açıkladı.
Maşallah, Türkiye’yi bölmek isteyen ve bu amaçla her türlü küstahlığı sergileyen Kürtçüler ve PKK ile Tayyip hükümetinin arası çok iyi.
Nazar değmesin!
PKK‘nın polisleri olan asayiş birimleri kurulmuş, karakollardan Türk Bayrağı indirilmiş, silahlı teröristler yol kesip adam kaçırıyormuş, şantiyeleri yakıyormuş, TürkOrdusu kışlasına çekilip olanları seyretmekle yetiniyormuş, bunların artık hiçbir önemi kalmadı!
Şimdi atılacak birkaç önemli adım var.
İlki Apo’yu tahliye etmek!
Tayyipgillerin gücü buna yetse çoktan bırakacaklar da, olmuyor işte!..
Çünkü karşılarında kapı gibi duran bir Türk Milleti var.
Bugün havaalanı açılışında neler olacağını, Türkiye Cumhuriyetini bölüp parçalamayı ve özerk Kürdistan kurulmasını açıkça isteyen Kürtçülerin Şırnak’ta Tayyip‘i nasıl karşılayacağını, “Ama bunlar Müslüman” deyip AKP‘ye oy veren seçmenlerin bu olay için ne diyeceğini doğrusu çok merak ediyorum!
Bir şeyi artık çok iyi biliyoruz:
Türkiye bu hükümet tarafından -eğer ömrü yeterse- bölünecek.
Niyetleri açık.
* * *
Ancak yanıldıkları bir konu var:
Zannediyorlar ki, bölünme gerçekleşene kadar Kürtçülere bu ödünleri verip şirin göründükleri takdirde Doğu ve Güneydoğu’dan oy alacaklar!
Oysa tam tersi olacak.
Oy yerine nasihat alacaklar.
Kemikleşmiş, şımartılmış, elde hazır partisi olan Kürtçü kesimin AKP’ye oy vermesi söz konusu değil.
Hükümet yaptıklarıyla kalacak, hüsrana uğrayacak ama iş işten geçmiş olacak.
* * *
Şimdi bu şirinlik gösterisinin devamını getirmeleri gerekiyor! Bundan sonra yapılacak büyük bir havaalanı veya baraja mutlaka Abdullah Öcalan isminin verilmesi gerekir!
Darısı Apo’nun başına!
Ya da Lice’den sonra mutlaka açılması beklenen öteki PKK şehitliklerinden birine belki onun ismi verilebilir.
Terör, terörist, Kürtçülük ve bölücülükle böylesine özdeşleşen, onlara her türlü ödünü verip şımartan ikinci bir iktidar şimdiye kadar gelmedi.
Zannediyorlar ki hep iktidarda kalacaklar, kimse onlardan hesap sormayacak!
Gün gelecek, bu marifetlerinin hesabını yargı önünde tek tek verecekler.
AKP’nin zenginleri
Sevgili okuyucularım, özellikle de AKP‘ye oy veren fakir fukara, gariban, işsiz, ay sonunu getiremeyen seçmenler…
Hepimizin sırtından oynanan şu oyunları artık görme zamanınız gelmedi mi?
İktidar partisi kendi zenginlerini yarattı.
Kendinden yana olmayan bütün işadamlarını ve şirketleri -elindeki devlet gücünü kullanarak- silindir gibi ezip geçiyor.
AKP’den olmayana hayat yok.
AKP’den yana olanlar ise milyarlarca dolarla oyuncak gibi oynuyor. İş ve ihalelerin tümü onlara veriliyor.
Böyle yüzlerce örnekten hangisini sayayım!.. İşte bunun son örneği, Fettah Tamince isimli şahıs. Tayyip‘in en yakınlarından biri.
Haliç yat limanı şimdi ona verildi. Bu iş için tam 1 milyar 300 milyon dolar ödeyecek, hemen ardından bu parayı çıkardığı gibi, yüzlerce milyon dolar kazanacak.
Tesisleri ve otelleri çok da, bu şahsın aynı zamanda Ankara’da da beş yıldızlı Rixos isimli bir oteli var. Eski Büyük Ankara Oteli.
Devletin ve hükümetin bütün törenleri, kokteylleri, resepsiyonları bu otelde yapılıyor. Sanki bir devlet oteli gibi çalışıyor ve Fettah Tamince devletten çok büyük paralar kazanıyor.
Yandaş işadamı olmanın avantajı işte bunlar!
Şimdi Fatih Sultan Mehmet tarafından 1455 yılında yaptırılan Haliç tersanesini 1 milyar 300 milyon dolara aldı. Oteller, yat limanları yapacak ve orası da para basacak.
Haliç projesi 49 yıllığına Fettah’a verildi. Hayırlı olsun vallaha!
Vergi listelerinde adı geçmiyor ama sorun değil!
* * *
Emekli, dul, yetim, ev kadını, işsiz, öğrenci, işçi, memur, çiftçi, siftahı zor yapan esnaf, şu tabloyu lütfen iyi biliniz…
Bir tarafta dönen milyarlarca dolarlar, öbür tarafta fakir fukarayı kafakola almak için kurulan kuru fasulye-bulgur pilavlı iftar sofraları…
Bir tarafta beş yıldızlı oteller saltanatı, öbür tarafta ise dinimizi rencide eden, iftar sofraları için işadamları ve müteahhitlerden para toplatan kamu görevlileri…
Zengin Müslüman Fettah uyanık çıkmış, benzerleri gibi Tayyip‘e yanaşmış,işleri aldıkça alıyor…
Fakir fukara Müslümana ise devlet kesesinden sadaka-sus payı dağıtılıyor.
Bu düzen işte böyle bir düzen.
Ey benim bunlara oy veren kardeşim, sen bunları görmüyorsan ben daha ne diyeyim, durumu sana nasıl anlatayım!
Taraftar korkusu başladı
Biliyorsunuz, Kasımpaşa bizim Tayyip‘in kulübü. Zaten stadının adı bile Recep Tayyip Erdoğan.
Beşiktaş‘ın İnönü Stadı şimdi yıkılıyor. Beşiktaş bir yıl boyunca -parasını ödemek koşuluyla-
maçlarını Kasımpaşa stadında oynamak için bu kulüple sözleşme imzaladı.
Ancak Tayyip‘in kulübü sözleşmeye çok ilginç bir madde koydurdu:
“Beşiktaş taraftarı -özellikle Çarşı Grubu- Kasımpaşa stadında oynanacak herhangi bir maçta ‘siyasi içerikli küfür ederse’ sözleşme tek taraflı olarak feshedilecek!”
Bunun anlamı:
“Tayyip’e koro halinde sövmek, slogan atmak yasak!”
Süper lig maçları ağustos sonunda başlıyor…
Ve hükümet özellikle Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray taraftarlarının maçlarda hükümeti topluca protesto etmesinden, ‘siyasi içerikli küfretmesinden’ korkuyor.
Nitekim önceki gece İstanbul’da oynanan Fenerbahçe-PSV Eindhoven maçında topluca gezi parkı sloganları atıldı.
Hükümetin korkusu şimdiden dağları bürümüş durumda.
Hele maçlar başlasın, neler olcek neler!.. Yer yerinden oynayacak.
Futbol seyircisini çok renkli dakikalar bekliyor!
Bu xəbər oxucular tərəfindən 993 dəfə izlənilmişdir!
Google Yahoo Facebook Twitter
Del.icio.us Digg StumbleUpon FriendFeed