06.09.2014 [00:09] - Gündəm, Siyasət
NATO, IŞİD’in faaliyetleri bağlamında üyelerinden birinin güvenliğinin tehdit altına girmesi halinde gerekli önlemleri almakta tereddüt etmeyeceğini açıkladı.
NEWPORT
NATO, terör örgütü Irak Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) eylemleri nedeniyle üye ülkelerinden herhangi birinin güvenliğinin tehdit altına girmesi halinde ortak savunmayı sağlayacak gerekli önlemleri almakta tereddüt etmeyeceğini açıkladı.
Galler’in Newport şehrinde 28 üye ülkenin devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla düzenlenen NATO Zirvesi sonunda yayımlanan sonuç bildirisinde, IŞİD’in, Irak ve Suriye halkları, bölge ve NATO ülkeleri için ciddi tehdit oluşturduğu belirtilerek “IŞİD’in sivil nüfusa yönelik acımasız ve alçak saldırılarını en güçlü ifadelerle kınıyoruz” denildi.
Irak’ta güvenlik durumunun hızlı şekilde kötüleşmesinin ve IŞİD’in yayılan tehdidinin, kapsayıcı bir Irak hükümeti temelinde oluşacak siyasi çözümün gerekliliğine işaret ettiği vurgulanan belgede, NATO’nun Irak’a yönelik desteğinin altı çizildi.
NATO üyelerinin Irak'a yönelik güvenlik desteğinin koordine edilmesine yardımcı olma konusunda anlaştıkları belirtilen bildiride, Irak hükümetinden talep gelmesi halinde NATO’nun savunma ve güvenlik kapasitesi oluşturma inisiyatifi çerçevesinde alınabilecek önlemleri değerlendirmeye hazır olduğu kaydedildi.
Sonuç bildirisinde, müttefiklerin, ülkelerine dönen yabancı savaşçılara ilişkin bilgi değişimi konusunda işbirliğini güçlendirmenin yollarını arayacağı vurgulandı.
Savunma harcamaları artacak
NATO liderleri, mevcut ve gelecekteki zorluklara etkili şekilde karşı koyulabilmesi açısından çok önemli görülen savunma harcamaları için belirlenen yüzde 2’lik hedefe 10 yıl içinde ulaşma taahhüdü altına girdi.
Üye ülkeler, NATO Zirvesi’nde alınan karar çerçevesinde, gayrisafi yurt içi hasılalarının yüzde 2’sini savunma harcamalarına ayırırken bu hedefe ulaşmak için koyulan 10 yıllık sürede de harcamalarda kesintiye gitmeyecek. Yüzde 2’lik yatırımın yüzde 20’sinin ise ana ekipmanlar için kullanılması kararlaştırıldı.
“Kara, hava ve deniz güçlerinin NATO’nun üzerinde anlaşılmış yönergelerine uygun olmasını sağlamak” da üye ülkelerin taahhütleri arasında yer aldı.
NATO üyelerinin savunma harcamalarının yıllık olarak değerlendirilmesi öngörülüyor.
NATO’nun 28 üyesi arasında savunma harcamaları için koyulan yüzde 2 hedefini yakalamış durumda olan sadece 4 ülke var.
NATO’nun verilerine göre 2013’te bu hedefi tutturan ülkeler, ABD (yüzde 4,4), İngiltere (yüzde 2,4), Yunanistan (yüzde 2,3) ve Estonya (yüzde 2)
Türkiye ise yüzde 1,8 ile bu hedefe çok yakın duran ve hedefi yakalaması sorunlu olmayan ülkeler arasında yer alıyor.
Rusya ile işbirliği askıda
Galler’deki NATO Zirvesi’nde bir araya gelen 28 üye ülkenin devlet ve hükümet başkanı, Rusya ile tüm sivil ve askeri işbirliğini askıda, siyasi iletişim kanallarını ise açık tutmaya devam etme kararı aldı.
Zirve sonunda yayımlanan sonuç bildirisinde, Rusya’nın Ukrayna’daki artan ve yasa dışı askeri müdahalesi en güçlü ifadelerle kınandı.
Rusya’dan Ukrayna içindeki ve sınırındaki güçlerini çekmesini isteyen NATO, “Kırım’ın Rusya tarafından yasa dışı ve gayrimeşru şekilde ilhakını tanımayacağını” duyurdu.
Rusya’nın uluslararası hukuka, yükümlülüklerine ve sorumluluklarına uymasının istendiği sonuç bildirisinde, Kırım’ın gayriresmi işgaline son vermesi ve Ukrayna’ya karşı saldırgan eylemlerden kaçınması talep edildi.
Rusya ve Rusya destekli ayrılıkçıların bölgede yarattığı şiddet ve güvensizlikten derin endişe duyulduğu vurgulanan bildiride şunlar kaydedildi:
“Kırım Tatarlarına ve diğer yerel toplumlara yönelik ayrımcılıktan endişe duyuyor ve Rusya’dan yarımadada yaşayan herkesin güvenliğini, haklarını ve özgürlüklerini güvence altına alacak önlemleri almasını istiyoruz.”
NATO ile Rusya arasında, uluslararası hukuk temeline dayalı bir ortaklığın stratejik değere sahip olacağını düşünmeye devam edildiği belirtilen sonuç bildirisinde, "Bu ilişki için gerekli şartların şu aşamada mevcut olmamasından üzüntü duyuyoruz” ifadesi kullanıldı.
Bildiride, NATO’nun Rusya ile çatışmaya girme arayışında olmadığı ve Rusya’ya tehdit oluşturmadığı kaydedilirken Ukrayna’nın yanı sıra Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan ve Moldova’nın toprak bütünlüğüne, bağımsızlığına ve egemenliğine yönelik destek yinelendi.
Galler’in Newport şehrinde yapılan NATO Zirvesi sonunda yayımlanan sonuç bildirisinde, Esed rejiminin terör örgütü Irak Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) ortaya çıkmasına katkıda bulunduğu belirtildi.
Suriye’de devam eden krizi büyük endişeyle izlediğini kaydeden NATO, “ülkedeki mevcut kaos ve yıkımın sorumlusu olan Esed rejiminin Suriye halkına yönelik şiddet kampanyasını en güçlü ifadelerle kınadığını” duyurdu.
Sonuç bildirisinde, Suriye hükümetinden Cenevre Bildirisi’ne uygun olarak derhal gerçek bir siyasi dönüşüm gerçekleştirmesi istendi.
Bildiride, NATO üyesi Türkiye, bölgesel ortak Ürdün ve komşu ülke Lübnan’ın, ekonomileri ve toplumları üzerindeki olası istikrarsızlaştırıcı etkilerine rağmen yerlerinden edilmiş Suriyelilere cömertçe evsahipliği yaptığı vurgulandı.
Belgede, Patriot füzelerinin konuşlandırılmasının NATO’nun Türkiye’nin halkı ve toprağını koruma kararlılık ve yeteneğinin güçlü bir göstergesi olduğu belirtildi.
NATO, kimyasal silah kullanılmaya devam edildiğine yönelik haberlerden endişe duyulduğunu da bildirdi.
NEWPORT
NATO, terör örgütü Irak Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) eylemleri nedeniyle üye ülkelerinden herhangi birinin güvenliğinin tehdit altına girmesi halinde ortak savunmayı sağlayacak gerekli önlemleri almakta tereddüt etmeyeceğini açıkladı.
Galler’in Newport şehrinde 28 üye ülkenin devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla düzenlenen NATO Zirvesi sonunda yayımlanan sonuç bildirisinde, IŞİD’in, Irak ve Suriye halkları, bölge ve NATO ülkeleri için ciddi tehdit oluşturduğu belirtilerek “IŞİD’in sivil nüfusa yönelik acımasız ve alçak saldırılarını en güçlü ifadelerle kınıyoruz” denildi.
Irak’ta güvenlik durumunun hızlı şekilde kötüleşmesinin ve IŞİD’in yayılan tehdidinin, kapsayıcı bir Irak hükümeti temelinde oluşacak siyasi çözümün gerekliliğine işaret ettiği vurgulanan belgede, NATO’nun Irak’a yönelik desteğinin altı çizildi.
NATO üyelerinin Irak'a yönelik güvenlik desteğinin koordine edilmesine yardımcı olma konusunda anlaştıkları belirtilen bildiride, Irak hükümetinden talep gelmesi halinde NATO’nun savunma ve güvenlik kapasitesi oluşturma inisiyatifi çerçevesinde alınabilecek önlemleri değerlendirmeye hazır olduğu kaydedildi.
Sonuç bildirisinde, müttefiklerin, ülkelerine dönen yabancı savaşçılara ilişkin bilgi değişimi konusunda işbirliğini güçlendirmenin yollarını arayacağı vurgulandı.
Savunma harcamaları artacak
NATO liderleri, mevcut ve gelecekteki zorluklara etkili şekilde karşı koyulabilmesi açısından çok önemli görülen savunma harcamaları için belirlenen yüzde 2’lik hedefe 10 yıl içinde ulaşma taahhüdü altına girdi.
Üye ülkeler, NATO Zirvesi’nde alınan karar çerçevesinde, gayrisafi yurt içi hasılalarının yüzde 2’sini savunma harcamalarına ayırırken bu hedefe ulaşmak için koyulan 10 yıllık sürede de harcamalarda kesintiye gitmeyecek. Yüzde 2’lik yatırımın yüzde 20’sinin ise ana ekipmanlar için kullanılması kararlaştırıldı.
“Kara, hava ve deniz güçlerinin NATO’nun üzerinde anlaşılmış yönergelerine uygun olmasını sağlamak” da üye ülkelerin taahhütleri arasında yer aldı.
NATO üyelerinin savunma harcamalarının yıllık olarak değerlendirilmesi öngörülüyor.
NATO’nun 28 üyesi arasında savunma harcamaları için koyulan yüzde 2 hedefini yakalamış durumda olan sadece 4 ülke var.
NATO’nun verilerine göre 2013’te bu hedefi tutturan ülkeler, ABD (yüzde 4,4), İngiltere (yüzde 2,4), Yunanistan (yüzde 2,3) ve Estonya (yüzde 2)
Türkiye ise yüzde 1,8 ile bu hedefe çok yakın duran ve hedefi yakalaması sorunlu olmayan ülkeler arasında yer alıyor.
Rusya ile işbirliği askıda
Galler’deki NATO Zirvesi’nde bir araya gelen 28 üye ülkenin devlet ve hükümet başkanı, Rusya ile tüm sivil ve askeri işbirliğini askıda, siyasi iletişim kanallarını ise açık tutmaya devam etme kararı aldı.
Zirve sonunda yayımlanan sonuç bildirisinde, Rusya’nın Ukrayna’daki artan ve yasa dışı askeri müdahalesi en güçlü ifadelerle kınandı.
Rusya’dan Ukrayna içindeki ve sınırındaki güçlerini çekmesini isteyen NATO, “Kırım’ın Rusya tarafından yasa dışı ve gayrimeşru şekilde ilhakını tanımayacağını” duyurdu.
Rusya’nın uluslararası hukuka, yükümlülüklerine ve sorumluluklarına uymasının istendiği sonuç bildirisinde, Kırım’ın gayriresmi işgaline son vermesi ve Ukrayna’ya karşı saldırgan eylemlerden kaçınması talep edildi.
Rusya ve Rusya destekli ayrılıkçıların bölgede yarattığı şiddet ve güvensizlikten derin endişe duyulduğu vurgulanan bildiride şunlar kaydedildi:
“Kırım Tatarlarına ve diğer yerel toplumlara yönelik ayrımcılıktan endişe duyuyor ve Rusya’dan yarımadada yaşayan herkesin güvenliğini, haklarını ve özgürlüklerini güvence altına alacak önlemleri almasını istiyoruz.”
NATO ile Rusya arasında, uluslararası hukuk temeline dayalı bir ortaklığın stratejik değere sahip olacağını düşünmeye devam edildiği belirtilen sonuç bildirisinde, "Bu ilişki için gerekli şartların şu aşamada mevcut olmamasından üzüntü duyuyoruz” ifadesi kullanıldı.
Bildiride, NATO’nun Rusya ile çatışmaya girme arayışında olmadığı ve Rusya’ya tehdit oluşturmadığı kaydedilirken Ukrayna’nın yanı sıra Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan ve Moldova’nın toprak bütünlüğüne, bağımsızlığına ve egemenliğine yönelik destek yinelendi.
Galler’in Newport şehrinde yapılan NATO Zirvesi sonunda yayımlanan sonuç bildirisinde, Esed rejiminin terör örgütü Irak Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) ortaya çıkmasına katkıda bulunduğu belirtildi.
Suriye’de devam eden krizi büyük endişeyle izlediğini kaydeden NATO, “ülkedeki mevcut kaos ve yıkımın sorumlusu olan Esed rejiminin Suriye halkına yönelik şiddet kampanyasını en güçlü ifadelerle kınadığını” duyurdu.
Sonuç bildirisinde, Suriye hükümetinden Cenevre Bildirisi’ne uygun olarak derhal gerçek bir siyasi dönüşüm gerçekleştirmesi istendi.
Bildiride, NATO üyesi Türkiye, bölgesel ortak Ürdün ve komşu ülke Lübnan’ın, ekonomileri ve toplumları üzerindeki olası istikrarsızlaştırıcı etkilerine rağmen yerlerinden edilmiş Suriyelilere cömertçe evsahipliği yaptığı vurgulandı.
Belgede, Patriot füzelerinin konuşlandırılmasının NATO’nun Türkiye’nin halkı ve toprağını koruma kararlılık ve yeteneğinin güçlü bir göstergesi olduğu belirtildi.
NATO, kimyasal silah kullanılmaya devam edildiğine yönelik haberlerden endişe duyulduğunu da bildirdi.
Bu xəbər oxucular tərəfindən 990 dəfə izlənilmişdir!
Yahoo | |||||||
Del.icio.us | Digg | StumbleUpon | FriendFeed |