Şrift:
Ne dedik ne oldu? AKP bizi hiç yanıltmadı!
04.08.2015 [10:51] - Gündəm, DAVAMın yazıları
Bu kadar yazı yazıyoruz, bu kadar programa katılıp bildiklerimizi duyduklarımızı anlatıyoruz. Bu yazılarda, bu konuşmalarda Türk milletine ne söylüyoruz, gerçek hayatta ne oluyor? Her ne kadar "keşke yanılsaydık" desek de, bir değerlendirme yaptığımızda, AKP'nin bizi hiç yanıltmadığını gördük. Son dönemlerde yaşananlarla ilgili bazı örnekler verelim:
8 Temmuz tarihinde Ortadoğu Gazetesi, "Milletin kararına saygı duymak yerine, seçim dayatıyor." Üst başlığı ve "Erdoğan milli iradeyi unuttu" manşetiyle çıktı. Haberin içinde şu değerlendirmeler yer alıyordu: "Anayasaya göre tarafsız kalacağına yemin eden Erdoğan, seçim öncesindeki alışkanlıklarını aynen devam ettiriyor. Erdoğan millet sırtından verdiği saltanat sofralarında, bir Cumhurbaşkanından çok, başbakan gibi icraatın içinden nutukları atıp, hükümet formülleri anlatıyor. Hükümeti kurma görevini kendi özel hesaplarına göre geciktiren Erdoğan, yaptığı konuşmalarda, milli iradeden artık bahsetmez oldu. Erdoğan milletin kararına saygı gösterip gereğini yapmak yerine, bu kararın yanlış olduğunu gösteren bir tavırla, yeni bir seçimi zorlamaya çabalıyor. Erdoğan milletin oyuyla göreve geldiğini söyleyerek bu Anayasa tanımazlığı izah etmeye çabalarken, millet oyunun yüzde 40'a düştüğünü unutuyor."
Erdoğan'ın seçilmiş gazetecileri Endonezya'ya doğru havalanmışken şu haberi geçtiler: "son 20-30 yılda en uzun koalisyon 3,5 yıl sene. 16 ay süren bile var. Bunlardan fayda bekliyorsak boşuna bekliyoruz. Koalisyon görüşmelerinden olumlu sonuç çıktı çıktı. Çıkmazsa hemen milli iradeye müracaat edelim ki şu durumdan kurtulalım."
Sayın Erdoğan haberimiz doğrulamak için daha ne yapsın? Milli irade eğer Erdoğan'ın hesaplarına, iktidarına uygun düşüyorsa önemli ve değerlidir. Aksi halde boşuna bekliyoruz.

KAN ÜZERİNDEN SEÇİM HESABI
Cumartesi günkü Ortadoğu Gazetesinin manşetindeki haber, "Kan üzerinden seçim hesabı" başlığını taşıyordu. Haberin spotları şöyle: "Cumhurbaşkanı Erdoğan koalisyonları kötüleyerek bir hükümet kurulmasını zorlaştırırken, siyasi sonuç vermediği için adına çözüm denilen ihanetten vazgeçtikleri yönündeki beyanı, ülkenin kan gölüne dönüşmesinden rahatsız olunmayacağını da ortaya çıkardı. Erdoğan ve AKP sözcülerinin açıklamaları belirsizliği ve kargaşayı daha da arttırıyor.
AKP'nin ülkenin perişan halini bir kenara bırakıp yeniden tek başına iktidar olmak için her şeyi feda edebileceği uluslararası medyaya da haber konusu oluyor. Reuters haber ajansı, AKP'nin üst düzey bir ismine dayandırdığı haberinde, Ağustos ayında seçim anketi yapılacağını ve buna göre erken seçim için kesin karar verileceğini duyurdu."

BİZ NE DEMİŞTİK?
Gerek Salı günleri Kanal B'de yaptığımız programda, gerek Perşembe günleri BengüTürk'de katıldığımız programda, aynen şunları söyledik: "Terörle mücadelenin seyrini gelen şehitler ve ülkenin bir an önce huzura kavuşma ihtiyacı değil, AKP'nin yaptıracağı anketler belirleyecektir. Yapılan anketlerde kan akması AKP'nin oylarını arttırdığını ortaya çıkarırsa terör ortamı artarak devam eder. Aksi olur ve millet bu kanın hesabını AKP'den soracağını gösterirse durum değişir."
29 Temmuz tarihli gazetemizde bu köşede "Terörü bitirmek mi, sürdürmek mi?" başlıklı yazımızı okuyanlar şu değerlendirmeyi hatırlayacaklardır: "Sayın Cumhurbaşkanı aynen şu cümleleri kurdu: 'Mart'ta başbakan olarak partimin başındaydım. Çözüm süreci maalesef karşılığını bulmadı. Daha sonra yapılan genel seçimlere geldiğimizde bu işin ciddi manada hasar gördüğünü gördük.' Bu sözlerden, 'umduğumuz ve beklediğimiz oyları alamadık. Bu şartlarda çözüm sürecini devam ettirmenin anlamı yok' dışında bir anlam çıkarabilen var mı? Oysa, daha önce ne pahasına olursa olsun bu süreci devam ettireceklerini söylüyordu.
Bir defa daha ispatlandı ki, eğer AKP iktidarda kalacaksa, ülkenin bölünmesinin, milletin lime lime edilmesinin hiçbir önemi yoktur. Çok şükür ki, millet bu ihanete daha fazla izin vermedi ve AKP'yi tek başına iktidardan alaşağı etti. Ancak, ortaya çok tehlikeli bir durum çıktı. Gelişmeler AKP'nin çözüm ihanetinden vazgeçtiğini gösterse de, terörle etkili ve kalıcı bir mücadele verileceği yönünde fazla ümit vermiyor.Terörü bitirmek yerine, yeniden tek başına iktidar olabilmek için terörü sürdürmek ve ülkenin gündeminde tutmak gibi bir yola gidecekleri anlaşılıyor."

İSLAM VE MÜSLÜMAN ALGISI
Haber ajansları Endonezya'dan şöyle bir haber geçtiler: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, IŞİD terör örgütüyle ilgili olarak, "Bu örgüt eliyle dünya kamuoyuna servis edilen kaos ve terör görüntüleri dünyadaki İslam ve Müslüman algısına çok büyük zarar veriyor. Bizim asıl derdimiz İslam, İslam, İslam."
Sayın Cumhurbaşkanının bu değerlendirmesine içtenlikle katılıyoruz. Ancak aklımıza gelen şu soruları sormadan duramıyoruz:Bölgemizi bataklığa çevirerek hür türlü teröre zemin oluşturan Büyük Ortadoğu Projesi'nin Eşbaşkanı kimdi? Kaos ve terör görüntüleri dünyadaki İslam ve Müslüman algısına çok büyük zarar veriyor da, 17-25 Aralık gibi dünya tarihine geçen yolsuzluk ve rüşvet iddiaları İslam ve Müslüman algısına fayda mı sağlıyor?

MİLLETİ BÖYLE KANDIRIYORLAR
Yine Ortadoğu Gazetesi birinci sayfasından şöyle bir haber verdi: "AKP İncirlik'ten kalkan uçakların YPG'ye destek vermeyeceğini açıklarken ABD, YPG dahil IŞİD'e karşı tüm grupların destekleneceğini ilan etti." Spotta ise şu değerlendirme yer alıyor: "Türkiye'yi bir felaketin eşiğine getiren AKP'nin yönsüz, beceriksiz, teslimiyetçi politikalarının bir ibret veren örneği daha ortaya çıktı. AKP, PKK'nın Suriye'deki uzantısı YPG'yi terörist ilan edip, İncirlik'ten kalkan uçakların YPG'ye destek vermeyeceğini açıklamasının Türk milletini aldatmaktan başka bir anlam taşımadığı anlaşıldı. ABD, YPG dahil IŞİD'e karşı tüm grupların destekleneceğini duyurdu."
Haberin başlığı ise şu şekilde: MİLLETİ BÖYLE KANDIRIYORLAR
Bu xəbər oxucular tərəfindən 912 dəfə izlənilmişdir!
Google Yahoo Facebook Twitter
Del.icio.us Digg StumbleUpon FriendFeed