03.05.2016 [20:09] - Gündəm, Türkün şanlı tarixi, DAVAMın yazıları
Milliyetçiler gününün 72'nci yıldönümünü kutluyoruz. 3 Mayıs 1944, milli şuurun uyanışı, milli direncin şahlanışı için bir milattır. Başbuğ Alpaslan Türkeş'in deyimi ile, "3 Mayıs, Türk milliyetçilerinin, Türk Milletinin varlık davası için çektikleri ıstırabın, elemin, gözyaşının ifadesidir." Türkiye sevdalılarının Türk Milletini var etme, yüceltme ve yükseltme davası için ödedikleri bedelin, göze aldıklarının ve alacaklarının haykırışıdır. Milli şuurun uyanışı, milliyetçiliğin şahlanışı, Türklüğün yeniden ayağa kalkışıdır. Aynı zamanda yılmadan, yorulmadan, her türlü saldırılara göğüs gererek bu büyük idealin bayraktarlığını yapan Ortadoğu Gazetesinin şerefle ve onurla kutladığı 44'ncü kuruluş yıl dönümüdür. Türklüğün, milliyetçiliğin ve Türkiye sevdalılarının bu büyük bayramı, bütün Türk dünyasına kutlu olsun.
TÜRK BİRLİĞİ ÜLKÜSÜ
3 Mayıs 1944'de bir avuç Türk aydını, dönemin iktidarı tarafından nizam düşmanlığı ve ırkçılık gibi suçlamalar ile zulme uğramış, Türk tarihine Türkçülük-Turancılık mahkemeleri olarak geçen kara sayfalar yazılmıştır. Türk milliyetçileri iftiralara, baskılara ve suçlamalara rağmen Türklük şuurundan, Türkiye sevdasından ve Türk birliği ülküsünden vazgeçmemişlerdir. Kurulan mahkemelerin sonunda şerefli bir mücadele verildiği tescil edilmiş ve 3 Mayıs Milliyetçiler Günü olarak tarihe geçmiştir. Bu davalar gelenekten geleceğe Ziya Gökalp, Nihal Atsız, Mümtaz Turhan, Alparslan Türkeş, Erol Güngör ve daha nice fikir ve siyaset adamını Türk milletinin maddi varlığında buluşturmuş, ülkenin bölünmez bütünlüğü, varlık ve bekası için sönmez bir inanç meşalesini yakmıştır. Türk milletini her türlü emperyalizmden korumak için inandıkları fikirleri, değerleri ve doğruları haykıran Türk milliyetçilerinin verdikleri bu mücadele, bugün daha net bir şekilde anlaşılmaktadır. Bugün Türkiye, milliyetçiliği ayaklar altına alırken etnik milliyetçilikleri körükleyen, Türk kimliğini her fırsatta reddeden ve düşmanlık besleyen bir siyasi anlayışla idare edilmektedir. Bu idarenin ülkeyi getirdiği yer, viran olmuş şehirler, oluk oluk kan akması ve ihanetin isyan noktasına gelmesidir. "Türküm" diyemeyen, Türklük şuurunu sorgulamaya açan, Türk olmaktan gurur duyanları ırkçılıkla suçlayan ve 3 Mayıs'a sebep olan zihniyet, başka maskelerle, başka niyetlerle, başka hedeflerle yeniden hortlamıştır.
AZİM VE KARARLILIK
Türk milliyetçileri, 3 Mayıs'tan sonraki zamanlarda da mağrur bir ruh halinde mağdur olmuş, ama asla mağlup olmamışlardır. Hiçbir zaman da olmayacaklardır. 3 Mayıs da ortaya konulan azim ve kararlılık, Türk milletine olan sarsılmaz inanç, dün olduğu gibi bugünde aynı heyecanla ve artarak devam etmektedir. İçinde bulunduğumuz karanlık dönemde bu ruh ve bu heyecan çok daha önem ve anlam kazanmıştır. Küresel güç koalisyonu ve bunların içerideki uzantısı olan AKP iktidarının, Türk milliyetçiliğini tahrip etme konusunda şeytani planlarla her türlü yola başvurdukları ibretle görülmektedir. AKP iktidarının ve yandaşlarının Türk kimliğine ve Türk milliyetçiliğine sistemli bir şekilde saldırması, kendi varlık sebebine ve içinde bulundukları kirli koalisyonun hedeflerine uygun olsa da, asla sonuç vermeyecektir. Türk milletiyle sorunlu, geleceğiyle uyumsuz; sadece ikbal peşinde milli her türlü kaynağı talanla meşgul ve görevli AKP iktidarının önündeki en büyük ve yıkılmaz engel, Türk milletinin özü olan Türk milliyetçiliğidir.
CUMHURİYETİ KURAN İDEOLAJİ
Türk milliyetçiliği aynı zamanda, şanlı bir kurtuluş mücadelesi verip Cumhuriyet kuran ideolojinin adıdır. Türk milletinin birliği ve dirliği, Türk Devleti'nin bağımsız üniter yapısının devamlılığından yana tercihini tavizsiz bir şekilde belirleyen Türk milliyetçileri, hali hazırda yaşanılan yıkımın, gerilim ve kaos ortamının gelecek açısından ne büyük bir tehlike ve tehdit içerdiğinin bilincindedir. Hergün bir yenisi yaşanan ihanetlere, horlanan şehit yakınlarına, ortaya çıkan soygun ve vurgunlara, akıl almaz teslimiyetlere Türk milleti layık ve mahkûm değildir. Ülkeyi bu perişanlıktan kurtaracak tek ve son şans Türk milliyetçileri ve onların siyasi oluşumu olan Milliyetçi Hareket Partisi'dir. Her türlü engelleme ve zorluğa rağmen; Türk milletini şanlı mazisinden onurlu geleceğine her şeyi göze alarak taşıyacak olan, bu iradedir.
MİLLETİN ONURU
Ortadoğu Gazetesi bu büyük davaya hizmet için vardır. 44 yıl önce Başbuğu Alpaslan Türkeş'in yönlendirmesiyle bu iradenin bayraktarlığını yapmak için kurulmuştur. Teslimiyetçi ve milliyetçilik düşmanı politikalara karşı sarsılmaz bir imanla direnmiş ve Yüce Türk Milletinin yanında yer almıştır. Şehit vermiş, baskı ve zulümlere uğramış, fakat Türk milliyetçiliği çizgisinden, "Lider Ülke Türkiye" idealinden hiçbir zaman vazgeçmemiştir. Ülkücü-milliyetçi çizgisinde en ufak bir kırık yoktur. Ülkü devleri ve aksakalların neredeyse tamamı bu gazetenin sütunlarını şereflendirmiş, fikir ve düşüncelerini Türk milleti ile bu sayfalardan paylaşmışlardır.
MEDYANIN ONURU
Ortadoğu bugün AKP'ye teslim olmamış, teslimiyete ve ihanete direnen, yıkım projelerine karşı bayrak açan, Türkçe düşünen, Türkçe konuşan, Türkçe yazan tek gazetedir. Türk medyasının onurudur. Hiçbir bağı ve bağlantısı yoktur. Hesap verme gereği hissettiği tek merci Türk milletidir. Tarafsız değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nin, bölünmez bütünlüğün ve Türk milliyetçiliğinin tarafındadır. Milli iradeye saygılı, milli şuura sevdalıdır. Gücünün ve imkanlarının son sınırına kadar bu davanın hizmetinde olmaya yeminlidir.
KUTLU OLSUN
3 Mayıs Milliyetçiler günü bütün Türk milletine ve dünya Türklüğüne kutlu olsun. Yıllardır hizmet etmekten onur duyduğum Ortadoğu Gazetesi'nin daha nice yaş günlerini kutlamak en büyük dileğimdir. Bu vesile ile başta Başbuğ Alpaslan Türkeş olmak üzere ebediyete intikal etmiş bütün 3 Mayıs 1944 mağdurlarına, bütün şehitlerimize ve Gazetemizin kurucusu Zeki Saraçoğlu'na Cenabı Allah'tan rahmet diliyorum.
TÜRK BİRLİĞİ ÜLKÜSÜ
3 Mayıs 1944'de bir avuç Türk aydını, dönemin iktidarı tarafından nizam düşmanlığı ve ırkçılık gibi suçlamalar ile zulme uğramış, Türk tarihine Türkçülük-Turancılık mahkemeleri olarak geçen kara sayfalar yazılmıştır. Türk milliyetçileri iftiralara, baskılara ve suçlamalara rağmen Türklük şuurundan, Türkiye sevdasından ve Türk birliği ülküsünden vazgeçmemişlerdir. Kurulan mahkemelerin sonunda şerefli bir mücadele verildiği tescil edilmiş ve 3 Mayıs Milliyetçiler Günü olarak tarihe geçmiştir. Bu davalar gelenekten geleceğe Ziya Gökalp, Nihal Atsız, Mümtaz Turhan, Alparslan Türkeş, Erol Güngör ve daha nice fikir ve siyaset adamını Türk milletinin maddi varlığında buluşturmuş, ülkenin bölünmez bütünlüğü, varlık ve bekası için sönmez bir inanç meşalesini yakmıştır. Türk milletini her türlü emperyalizmden korumak için inandıkları fikirleri, değerleri ve doğruları haykıran Türk milliyetçilerinin verdikleri bu mücadele, bugün daha net bir şekilde anlaşılmaktadır. Bugün Türkiye, milliyetçiliği ayaklar altına alırken etnik milliyetçilikleri körükleyen, Türk kimliğini her fırsatta reddeden ve düşmanlık besleyen bir siyasi anlayışla idare edilmektedir. Bu idarenin ülkeyi getirdiği yer, viran olmuş şehirler, oluk oluk kan akması ve ihanetin isyan noktasına gelmesidir. "Türküm" diyemeyen, Türklük şuurunu sorgulamaya açan, Türk olmaktan gurur duyanları ırkçılıkla suçlayan ve 3 Mayıs'a sebep olan zihniyet, başka maskelerle, başka niyetlerle, başka hedeflerle yeniden hortlamıştır.
AZİM VE KARARLILIK
Türk milliyetçileri, 3 Mayıs'tan sonraki zamanlarda da mağrur bir ruh halinde mağdur olmuş, ama asla mağlup olmamışlardır. Hiçbir zaman da olmayacaklardır. 3 Mayıs da ortaya konulan azim ve kararlılık, Türk milletine olan sarsılmaz inanç, dün olduğu gibi bugünde aynı heyecanla ve artarak devam etmektedir. İçinde bulunduğumuz karanlık dönemde bu ruh ve bu heyecan çok daha önem ve anlam kazanmıştır. Küresel güç koalisyonu ve bunların içerideki uzantısı olan AKP iktidarının, Türk milliyetçiliğini tahrip etme konusunda şeytani planlarla her türlü yola başvurdukları ibretle görülmektedir. AKP iktidarının ve yandaşlarının Türk kimliğine ve Türk milliyetçiliğine sistemli bir şekilde saldırması, kendi varlık sebebine ve içinde bulundukları kirli koalisyonun hedeflerine uygun olsa da, asla sonuç vermeyecektir. Türk milletiyle sorunlu, geleceğiyle uyumsuz; sadece ikbal peşinde milli her türlü kaynağı talanla meşgul ve görevli AKP iktidarının önündeki en büyük ve yıkılmaz engel, Türk milletinin özü olan Türk milliyetçiliğidir.
CUMHURİYETİ KURAN İDEOLAJİ
Türk milliyetçiliği aynı zamanda, şanlı bir kurtuluş mücadelesi verip Cumhuriyet kuran ideolojinin adıdır. Türk milletinin birliği ve dirliği, Türk Devleti'nin bağımsız üniter yapısının devamlılığından yana tercihini tavizsiz bir şekilde belirleyen Türk milliyetçileri, hali hazırda yaşanılan yıkımın, gerilim ve kaos ortamının gelecek açısından ne büyük bir tehlike ve tehdit içerdiğinin bilincindedir. Hergün bir yenisi yaşanan ihanetlere, horlanan şehit yakınlarına, ortaya çıkan soygun ve vurgunlara, akıl almaz teslimiyetlere Türk milleti layık ve mahkûm değildir. Ülkeyi bu perişanlıktan kurtaracak tek ve son şans Türk milliyetçileri ve onların siyasi oluşumu olan Milliyetçi Hareket Partisi'dir. Her türlü engelleme ve zorluğa rağmen; Türk milletini şanlı mazisinden onurlu geleceğine her şeyi göze alarak taşıyacak olan, bu iradedir.
MİLLETİN ONURU
Ortadoğu Gazetesi bu büyük davaya hizmet için vardır. 44 yıl önce Başbuğu Alpaslan Türkeş'in yönlendirmesiyle bu iradenin bayraktarlığını yapmak için kurulmuştur. Teslimiyetçi ve milliyetçilik düşmanı politikalara karşı sarsılmaz bir imanla direnmiş ve Yüce Türk Milletinin yanında yer almıştır. Şehit vermiş, baskı ve zulümlere uğramış, fakat Türk milliyetçiliği çizgisinden, "Lider Ülke Türkiye" idealinden hiçbir zaman vazgeçmemiştir. Ülkücü-milliyetçi çizgisinde en ufak bir kırık yoktur. Ülkü devleri ve aksakalların neredeyse tamamı bu gazetenin sütunlarını şereflendirmiş, fikir ve düşüncelerini Türk milleti ile bu sayfalardan paylaşmışlardır.
MEDYANIN ONURU
Ortadoğu bugün AKP'ye teslim olmamış, teslimiyete ve ihanete direnen, yıkım projelerine karşı bayrak açan, Türkçe düşünen, Türkçe konuşan, Türkçe yazan tek gazetedir. Türk medyasının onurudur. Hiçbir bağı ve bağlantısı yoktur. Hesap verme gereği hissettiği tek merci Türk milletidir. Tarafsız değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nin, bölünmez bütünlüğün ve Türk milliyetçiliğinin tarafındadır. Milli iradeye saygılı, milli şuura sevdalıdır. Gücünün ve imkanlarının son sınırına kadar bu davanın hizmetinde olmaya yeminlidir.
KUTLU OLSUN
3 Mayıs Milliyetçiler günü bütün Türk milletine ve dünya Türklüğüne kutlu olsun. Yıllardır hizmet etmekten onur duyduğum Ortadoğu Gazetesi'nin daha nice yaş günlerini kutlamak en büyük dileğimdir. Bu vesile ile başta Başbuğ Alpaslan Türkeş olmak üzere ebediyete intikal etmiş bütün 3 Mayıs 1944 mağdurlarına, bütün şehitlerimize ve Gazetemizin kurucusu Zeki Saraçoğlu'na Cenabı Allah'tan rahmet diliyorum.
Bu xəbər oxucular tərəfindən 1691 dəfə izlənilmişdir!
Yahoo | |||||||
Del.icio.us | Digg | StumbleUpon | FriendFeed |