Quzey Kıbrısdan göndərilən xəbərlər bülleteninin növbəti buraxılışını təqdim edirik.

“KIBRIS SORUNU VE DOĞALGAZ İÇİN TÜRKİYE’YE İSLAM AVANTAJLAR” Rum basını, İslam Konferansı Örgütü Dışişleri Bakanları’nın 28 Eylül’de New York’ta gerçekleştirilen toplantısındaki sonuç bildirgesine ve bunun içerisinde yer alan Kıbrıs sorununa ilişkin ifadelere yer verdi.
Politis gazetesi “Kıbrıs Sorunu ve Doğalgaz İçin Türkiye’ye İslam Avantajları- Ortak Mülkiyet Görüyorlar” başlıklı haberinde, İKÖ tarafından-İKÖ’nün olgularına ilişkin- “adanın ortağı (ortak mülkiyet)” ve “mevcut idare” şeklindeki görülmedik terminolojinin kullanıldığını yazdı.
Gazete bu terminolojinin, İKÖ’nün Kıbrıs sorununa ve çözümüne yaklaştığı bakış açısını tarif etmek için kullanıldığını belirtti.
İKÖ’nün bu yılki zirvesinin sonuç bildirgesinin, “Müslüman Kıbrıs Türk halkına” atfedilen paragrafının, İslam dünyasının Kıbrıs sorununa ilişkin dönüşünü gösteren, başka görülmedik unsurları da içerdiğini belirten gazete, bu yeni unsurların Kıbrıs etrafındaki doğalgaz konusu ile İslam dünyası tarafından KKTC’ye uygulanan ambargonun kaldırılması çabasıyla ilgili olduğunu yazdı.
Gazete, İKÖ Dışişleri Bakanları toplantısının sonuç bildirgesinin, 2002 yılının zirvesi ile kıyaslandığını zaman, İKÖ’nün, Kıbrıs sorununa ilişkin gelişmelere göre tutum belirlediği sonucunun ortaya çıkmakta olduğunu belirtti.
Habere göre İKÖ bu yılki zirvede ayrıca “Kıbrıs sorununun çözümü için 2008 yılında başlayan son müzakere sürecinin, Kıbrıs Türk tarafının sadık çabalarına karşın sonuç vermemesinden dolayı duyduğu hayal kırıklığını” da dile getirdi.
Gazete İKÖ’nün bu yılki zirvede, 2004 yılında ve daha sonra, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin olarak kullanılan “iki halk ve iki eşit kurucu devletle iki kesimli işbirliği” ifadesini de kullanmadığına dikkati çekti.
Gazete “Zirvenin, Kıbrıs’ta her iki halkın mevcut idaresi, siyasi eşitliği ve adaya ilişkin ortak hak temelinde Kıbrıs sorununa adil ve bütünlüklü bir çözüm bulunmasına destek verdiği” ifadesinin de yer aldığını yazdı.
Habere göre diplomatik kaynaklar (gazeteye) yaptıkları açıklamada bu ifadenin “iki devlet mantığına atıfta bulunduğunu ayrıca bazı İKÖ üyesi ülkelerin, Türkiye’nin, sahte devletin uluslararası açıdan yükseltilmesine ilişkin arzusuna yönelmeye başladığını bildirdiğini” söylediler.

KIBRISLI TÜRKLERE YÖNELİK YARDIMLARDA KESİNTİLER ÖNERİLDİ

DİKO ve EDEK partileri, Güney Kıbrıs’ın AB destek mekanizmasına girebilmek için hazırladığı ve uzun süredir tartışma konusu olan ekonomik önlemler paketinde, Kıbrıslı Türklere yönelik yardımlarda yapılacak kesintilerin de yer alması önerisinde bulundular.
Simerini ve diğer gazeteler, Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas ve hükümet yetkililerinin, Troyka’ya sunulacak ekonomik pakette yer alacak önerileri ele almak amacıyla dün Rum siyasi parti başkanlarıyla bir araya geldiğini, toplantıda bazı alanlarda fikir birliği sağlanmasına karşın uzlaşılamayan noktaların çoğunlukta olduğunu yazdılar.
Gazeteler, DİSİ, DİKO ve EDEK’in dünkü toplantıda ekonomik önlemler paketinde yer alması amacıyla pek çok öneri sunduklarını, bunların arasında Kıbrıslı Türklere yönelik bazı yardım ve kolaylıkların da kaldırılmasının bulunduğunu belirttiler.
Simerini, “Bankalar ve Seçimler Konusunda Mücadele Sebebiyle Şaraplarına Su Kattılar – Bankalar, Eşel Mobil ve 13. Maaş Konusunda Fikir Birliği – DİSİ ve DİKO’dan Öneriler” başlıkları altında geniş yer verdiği haberinde, siyasi partilerin bankalara ilişkin önlemler ve diğer bazı konularda neredeyse hemfikir olduklarını, bazı görüşlerinin Rum hükümetiyle de eşleştiğini yazdı.
Habere göre siyasi partiler dün Hristofyas’a ilettikleri görüşlerinde, bankacılık sistemine ilişkin önerilerini iletirken, Eşel mobil sisteminin ve 13. Maaşın kaldırılmasına karşı olduklarını belirttiler.
O’CONNOR: “ACELE EDİN”
Diğer yandan Fileleftheros, Avrupa Komisyonu Yardımcısı Olli Rehn’in sözcüsü Simon O’Connor’ın, Güney Kıbrıs’ın Troyka’ya sunacağı karşıt öneriler konusunda “acele etmesi” çağrısında bulunduğunu yazdı.Habere göre O’Connor gazeteye yaptığı açıklamada, Eurogroup’un 12 Kasım tarihinde yapılacak toplantısını hatırlattı ve Rum makamlarının ekonomik paket konusundaki çalışmalarını hızlandırmaları çağrısında bulundu.

RUM PARTİLERDEN DAVUTOĞLU’NA TEPKİ

Bazı Rum siyasi partiler, TC Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Güney Kıbrıs’ın sözde MEB içerisinde doğalgaz araştırması yapmasıyla Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki kıta sahanlığını ihlal ettiği” açıklamasına eleştiri yönelttiler.
Simerini gazetesi, KS EDEK, EVRO.KO ve Çevreciler’in birer açıklama yaparak Davutoğlu’nun açıklamasını kınadıklarını ve bu açıklamaların Güvenlik Konseyi’ne şikayet edilmesi konusunda hükümete çağrıda bulunduklarını yazdı.
Habere göre KS EDEK Merkez Komite Sekreteri Dimitris Papadakis, Türk Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun yeni tehditlerde bulunduğunu iddia ederek, şikayet için hükümete çağrıda bulundu.

MARKULLİ: “DOĞRUDAN TİCARETİ ENGELLEYİCİ EYLEMLERİMİZ SÜRÜYOR”

Rum Dışişleri Bakanı Erato Kozaku Markulli, AB Komisyonu’nun KKTC ile AB arasında doğrudan ticaretin başlatılmasını öngören önerisinin geri çekilmesini amaçlayan her türlü engelleyici girişimlerinin sürdüğünü açıkladı.
Haravgi gazetesinin haberine göre, Rum Meclisi’nde yöneltilen bir soruya verdiği yanıtta Markulli, Avrupa Parlamentosu Hukuk Komitesi’nin, doğrudan ticaret önerisinin doğru zemininin, Güney Kıbrıs’ın AB Katılım Anlaşması’nın 10. protokolünün 1(2) sayılı maddesi olduğu yönünde görüş belirtmiş olduğunu hatırlattı.
Markulli, AP Hukuk Komitesi’nin bu görüşüyle Güney Kıbrıs’ın tezlerini tam anlamıyla haklı çıkardığını da öne sürdü.

DUFF’IN EROĞLU’NU ZİYARETİ RUM BASININDA

AB Üye Ülkeler Parlamentoları AB İşleri Komiteleri (COSAC) toplantısına katılmak için Güney Kıbrıs’a giden AP Milletvekili Andrew Duff’ın KKTC’ye geçerek Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’yla görüşmesi Rum basınında yer aldı. Fileleftheros gazetesi, “Başkanlık Toplantılarına Katılmak İçin Geldi ve Eroğlu’na Da Gitti” başlıkları altında verdiği haberinde, Duff’ın Eroğlu ile görüşmesini kendi “Twitter” hesabından “Kıbrıs Türk Başkan Eroğlu’yla görüş alışverişi” başlığı altında duyurduğunu yazdı.
Gazete, Duff’ın “Türk dostu olduğu ve bunu gizlemediği” yorumunda da bulundu.